Bölgesel Rekabet Gücünün Yönetimi; İstanbul Metropol Alanı Ve Trakya Bölgesi
Trakya Alt Bölgesi ve İstanbul Planı; Marmara Bölgesini oluşturan 5 alt bölgeden ikisini oluşturmaktadır. Türkiye ekonomisinin en yüksek katma değerini oluşturan Marmara Bölgesinin bütüncül bir yaklaşımla ele alınması ve alt bölge planlarının entegrasyonu yeni birtakım fırsatları da beraberinde getirmektedir.
İstanbul Metropoliten Planlama (İMP) ofisi tarafından son beş yıl içinde iki önemli çalışma yapılmıştır. Bunlardan birincisi İstanbul Stratejik Planı ikincisi ise Trakya Bölgesi Stratejik Planıdır. Her iki plan küresel gelişim ve bölgesel rekabet gücünü ortaya koyan vizyon ve stratejik hedefleri içermektedir.
Küresel gelişimin fırsatlarından yararlanan mega kentler, kendilerini özellikle 21.yüzyılın ‘bilgi çağı’na hazırlamaktadırlar. Bu nedenle İstanbul’un küresel ölçekte geleceği küresel ekonomiye entegrasyon ve bölgesel rekabet gücünün iyi yönetimine bağlıdır.
İstanbul Vizyonu ve Stratejik Hedefler
İstanbul’un yeni vizyonunu ortaya koyan iki çalışmadan birincisi; ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) , Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (IBB) işbirliği ile hazırlanan ‘İstanbul Metropoliten alan Çalışması’, ikincisi ise İMP tarafından hazırlanan ‘İstanbul Metropoliten Alan Stratejik Planı’dır. Her iki çalışmada İstanbul Metropolünün geleceği; Finans, Turizm-Kültür İnovasyon ve Bilgi Merkezi ile Lojistik temaları üzerine kurgulanmıştır.
Bir başka deyişle, hem merkezi hem de yerel yönetimin, İstanbul’un ekonomik ve mekansal yeniden yapılanması için almış olduğu stratejik kararlar; bir yandan küresel gelişmeye uyum sağlamayı bir yandan da Avrasya bölgesinde rekabetçi fırsatlardan yararlanma hedefine ulaşmayı sağlayacaktır.
OECD raporunda; İstanbul’u büyük bir ‘ekonomik merkez’ ve ‘uluslar arası ticaret akışının odak noktası’ yapılması amaçlanmaktadır.
Vizyon, ülkede ve Avrasya bölgesinde ‘stratejik bir rol üstlenme’ olarak belirlenmiştir. Vizyona ulaşmak için de iki hedef belirlenmiştir.
- İstanbul’un Türkiye’nin inovasyon ve bilgi merkezi olması
- Avrasya bölgesinde bölgesel bir merkez; Avrupa, Asya, Orta Doğu, eski Doğu Bloku ülkeleri arasında küresi bir geçiş kapısı ve bölgesel finans sağlayıcısı, lojistik bir odak noktası, turizm ve kültür merkezi olması
Bunun yanı sıra, İstanbul Metropoliten Stratejik Planı da OECD çalışması ile uyumlu vizyon ve hedefler ortaya koymuştur.
Vizyon; ‘Çevresel, toplumsal ve ekonomik sürdürebilirlik ilkeleri doğrultusunda, özgün kültürel ve doğal kimliğini koruyarak gelişen, küresel ölçekte rekabet gücüne sahip bilgi toplumuna dönüşen, yaşam kalitesi yüksek bir İstanbul’ olarak tanımlanmıştır.
Trakya Alt Bölgesi Vizyonu ve Stratejik Hedefler
İstanbul’un Avrasya bölgesinde stratejik rol üstlenme vizyonuna ulaşmasının temel koşulu, sınır ötesi ilişkilerin kuvvetlendirilmesi ve dolayısıyla Trakya alt Bölgesi ve Marmara bölgesi ile uyumlu bir entegrasyon sürecinin yaşanmasına bağlıdır.
Trakya Alt Bölgesi; İstanbul-Marmara Bölgesi ve Avrupa’ya yakınlığı, Avrupa Birliği (AB)’ne geçiş süreci ve bölgeye kadar uzanan uluslararası yatırım potansiyelleri düşünüldüğünde; Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı olarak değerlendirilebilir. Bu nedenle Trakya Alt Bölgesi’nin İMP tarafından planlanmasının önemi büyüktür.
Planın vizyonu; “Yerel potansiyellerin ve doğal varlıkların değerlendirilerek; çevresel, toplumsal ve ekonomik sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda; özgün, kültürel ve doğal kimliğini koruyarak gelişen; küresel ekonomide rekabetçi bir odak noktası yaratmak.” olarak belirlenmiştir.
Planda; Merkez Kademelenmesi, Hizmet ve Lojistik Merkezleri, Sanayi Merkezleri, Liman Alanları, Kırsal Merkezler, Turizm Merkezleri tanımlanmış ve kuvvetli bir ulaşım ağı önerilmiştir.
Ayrıca, tarımsal üretim standartlarının ve üretim-pazarlama sürecinin destekleneceği ve kolaylaştırılacağı TAB (Tarımsal Alt Bölgeler) ve TOB (Tarımsal Organize Bölgeler) alanlarının kurulması önerilmiştir. Tarımsal üretimin ön plana çıktığı alanlarda tarım, turizm ya da ekolojik turizmle desteklenecek ve kentlerin markalaşması sağlanacaktır.
Avrupa Birliği; İstanbul ve Trakya Birlikteliğinin Fırsatları
Marmara Bölgesi içinde yer alan İstanbul ve Trakya Alt Bölgesi birlikteliği mekansal, toplumsal ve ekonomik boyutları ile ortak fırsatları gündeme getirmektedir. Bu birliktelik Trakya Alt Bölgesini, Türkiye’nin AB’ye açılan kapısı konumuna getirmekte, böylelikle, mekansal olarak bütünleşmenin başlangıç noktası oluşturacaktır.
Sınır ötesi ilişkilerin yoğunlaştığı günümüzde geliştirilen uluslar arası kapsamlı ulaşım ve enerji projeleri mekansal ve ekonomik fırsatları da ortaya çıkarmaktadır.
Türkiye’yi Doğu Avrupa’ya ve Kafkaslara bağlayan TRACECA (Transport Corridor Europe-Caucaus-Asia / AKAUK-Avrupa-Kafkaslar-Asya Ulaşım Koridoru) sadece AB’nin değil Türkiye’nin komşusu olan ülkelerin yanında, Kafkaslar ve Uzak Doğu ülkelerinin de desteğiyle geliştirilen bir ulaşım koridorudur. Limanların, karayolu bağlantılarının, demiryollarının iyileştirilmelerini içeren ve ilgili mevzuatları ele alan proje kapsamında, Türkiye’nin Avrupa ile karayolu bağlantısı Trakya üzerinden gerçekleşmektedir.
Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu (UN/ECE) Trans-Avrupa Kuzey-Güney Yol Ağı Programı kapsamında başlatılan Trans-Avrupa Otoyolları (Trans-
European Motorway Project) ve Trans-Avrupa Demiryolları (Trans-European Railway
Project) Projeleri, Trakya Alt Bölgesi açısından önemi olan ulaşım projeleridir. TEM
(Trans European Motorway) otoyolu bu proje kapsamında gerçekleştirilmiştir.
TENs programına dahil edilmiş olan ve Trakya’nın Avrupa ile ilişkisi konusunda önemli bir yeri olan Egnatia Otoyolu, Yunanistan’ı boydan boya geçip Türkiye sınırına kadar ulaşmaktadır ve dikey olan dokuz aksıyla Arnavutluk, Makedonya (FYROM: Former Yugoslavian Republic Of Macedonia), Bulgaristan ve Türkiye sınırlarına bağlanmaktadır.
Trakya Alt Bölgesi, enerji nakil hatları açısından bakıldığında da, konumu itibariyle
büyük öneme sahiptir. Avrupa’ya gaz taşınması ile ilgili olmak üzere geliştirilen
Nabucco Projesi-Türkiye-Avusturya Doğal Gaz Boru Hattı ve Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Boru Hattı projeleri de, Trakya Alt Bölgesi geçiş alanı olarak yerini almaktadır.
Sonuç olarak;
- AB’nin Trans-Avrupa Ulaştırma Ağları’nın Türkiye ile bütünleşmesini sağlayacak projelerin gerçekleştirilmesi ile Trakya Alt Bölgesi Avrupa’yı Asya’ya bağlayan ulaşım sistemlerinin yoğunlaştığı bir geçiş bölgesi olacaktır.
- Bununla birlikte, liman kapasitelerinin arttırılması ve önemli limanların lojistik merkezler olarak geliştirilmesi, Trakya Alt Bölgesinin gelişmesini tetikleyecektir.
- Limanlar ve birlikte geliştirilmesi öngörülen lojistik merkezlerin yanı sıra, birlikte çalışacak bu sistemlerin karayolu ve demiryolu bağlantılarının tamamlanması, yeni bir ulaşım altyapısını oluşturacaktır.
Not: Bu yazıda, İMP tarafından hazırlanan plan raporundan yararlanılmıştır.
A.Faruk GÖKSU