Bu kitapçık, kelimelerin peşine düşen bir yolculuğun başlangıcıdır.
Bir ilham aldık…
Azeb Lucà Trombetta, “Hayaller, elden ele geçen küçük kitaplar olsun” diyordu.
Biz de bu çağrıya kulak veriyor, Çeşme’nin hikâyesini kelimelerle örüyoruz.
Her harf bir iz bırakıyor.
Her sözcük, Çeşme’nin doğasını, tarihini, insanını, sesini, kokusunu, lezzetini taşıyor.
Bu kitapçık, yalnızca bir alfabe değil; bir duygu atlası, bir hafıza yolculuğu, bir ortak hikâye.
Çeşme’nin zenginliğini anlatmak için Harflerin Çeşme’sini hazırladık.
Alaçatı’dan başlayıp Zeytin’e kadar uzanan kelimeler; yerel olanı, kendimize ait olanı ve
hepimizin ortak belleğini görünür kılmayı amaçlıyor.

Ayrıca bu çalışmanın, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük kültürel devrimlerinden biri olan Harf Devriminin yıldönümünde paylaşılması da bizler için çok anlamlıdır. 1 Kasım 1928’de gerçekleştirilen Harf Devrimi, sadece bir alfabe değişikliği değil, toplumsal hafızanın yeniden
yazıldığı, kültürel bir aydınlanmanın adımıydı.
Bu kitapçık, o devrimin izinde, yerelin değerini görünür kılmayı, birlikte yaşamanın kıymetini
hatırlatmayı ve yeni kuşaklara ilham vermeyi amaçlıyor.
Bugün, bu kelimeleri elinize alırken, belki bir çocukla paylaşırsınız, belki bir misafire hediye
edersiniz…
Dileğimiz, bu kitapçığın hayaller gibi elden ele geçmesi; Çeşme’nin sesi olması.